Hİkayeler. Bi̇lgeli̇k işiği
Реклама. ООО «ЛитРес», ИНН: 7719571260.
Оглавление
Группа авторов. Hİkayeler. Bi̇lgeli̇k işiği
DÜNYA
İŞTE DÜNYA BUDUR!
DÜNYA ORMANINDA
DÜNYA İNSANLARI NE HALE GETİRİR
DÜNYANIN İNSANLARI
SİNİRLENDİKLERİNDE
TÜM DİŞLER DÜŞTÜĞÜNDE
GERÇEKTEN DE BÖYLE İNSANLAR VAR!
ÖKÜZÜN PEŞİNDEN AYRILMAYAN ÇAKAL
DİNDAR GİBİ GÖRÜNEN YAĞMACILAR
İNSANLAR VARDIR, İNSANLAR VARDIR
DÜNYEVİLİK BELASI
TÜM DERTLERİN KAYNAĞI
HER ŞEY BİR PARÇA PEŞTAMAL İÇİN
DÜNYEVİ ŞEYLER SONSUZA KADAR SİZİN DEĞİLDİR
KAMA – KANÇANA. ŞEHVET VE ALTIN
EVLİLİK KÖLELİKTİR
EĞER ŞEHVETİ YENEBİLİYORSANIZ, KADINLARA ANNE GİBİ BAKIN
İŞTE PARANIN GETİRDİĞİ GURUR BÖYLEDİR
MAYA
MAYANIN İÇİNE DÜŞEN BRAHMAN AĞLIYOR!
İŞTE MAYA BUDUR!
MAYA BİLİNDİĞİ ANDA KAYBOLUR
TUZAKLAR
SİDDHA FIRTINAYI DURDURUYOR
OKÜLT GÜÇLER TANRI’YI GÖRMEYE YARDIM ETMEKTEN ÇOK ENGEL OLURLAR
YÜZMEYİ BİLMEYEN BİLGE
BENCİLLİK – KİBİR
«HAMBA» DAN «TUHU» YA
BENCİLLİK MAHVEDER
ŞİVA’NIN BOĞASI DİŞLERİNİ GÖSTERDİĞİNDE
İNANÇ
ÇOCUĞUN İNANCI
İNANÇ MUCİZELER YARATIR
İNANÇ MUCİZELERİN ANASIDIR
ŞÜPHELENEN RUH DAĞILIP GİDER
SADAKAT
ÜÇ ARKADAŞ VE KAPLAN
İYİ GÜNDE KÖTÜ GÜNDE, TANRI İSE İLELEBET
O SAF TANRI SEVGİSİ
ÖZLEM
O İLAHİ ÖZLEM
EĞER İÇTENSENİZ
KENDİNE YARDIM VE KENDİNİ TESLİM ETME
KENDİNE YARDIM VE KENDİNİ TESLİM ETME
TANRI NARAYANA VE ONUN KENDİNİ SAVUNAN ÖĞRENCİSİ
KENDİNİ TESLİM ETMEK YAKINMA NEDİR BİLMEZ
ALÇAKGÖNÜLLÜLÜK
GERÇEK ALÇAKGÖNÜLLÜLÜĞE ULAŞMAK KOLAY DEĞİLDİR
TYAGA VE VAİRAGYA. VAZGEÇİŞ VE TUTKUSUZLUK
HOMA KUŞU
İLLÜZYON KIRILINCAYA KADAR
KRAL VE BİLGE
BRAHMAN
TUZDAN BEBEK OKYANUSU KAVRAMAYA GİTMİŞ
SÖZ GÜMÜŞ İSE SÜKUT ALTINDIR
O SAF RUH
TANRI’NIN NİTELİKLERİ
BUKALEMUN
BOYA TÜPÜ OLAN ADAM
ONLAR AZ, ÇOK AZDIR
TANRI GÜLDÜĞÜNDE
TANRISAL HALDEKİ İNSAN
VİŞNU HER YERDE
İLLÜZYONLAR BENZERDİR
ŞRİ SANKARA VE KASAP
GURU
OT YİYEN ASLAN
EMİRLER
İLERİ GİT!
YAPRAKLARI SAYMA, MANGOLARI YE
BİLGİNİN DE CEHALETİN DE ÖTESİNE GİT!
RUHSAL DEĞERLERİ DÜNYEVİ ÖLÇÜLERLE DEĞERLENDİRME!
TAVSİYELER
NE İÇİN DUA ETMELİ?
BÜYÜK GERÇEKLER
«ORADA» DEĞİL, «BURADA»
FANATİZM CEHALETİN DİĞER ADIDIR
Отрывок из книги
Bir keresinde Hriday buraya bir inek getirmişti. Bir gün ineği otlaması için bahçede iple bağladığını gördüm ve ona; «Hriday, neden ineği her gün buraya bağlıyorsun?» diye sordum. O ise; «Amca» dedi, «Ben ineği köyümüze göndereceğim. O iyice güçlendiğinde ise onu sabana bağlayacağım.» Ben bu sözleri duyar duymaz düşünmeye başladım; «İlahi Maya’nın* oyunları ne kadar da anlaşılmaz! Kamarpukur ve Sihore Kalküta’dan o kadar uzak ki! Bu zavallı inek tüm o yolu gitmek zorunda. Sonra o büyüyecek ve en sonunda ise sabana vurulacak. İşte dünya budur! İşte maya budur!» Ve sonra Samadhi’ye girdim. Ancak uzunca bir süre sonra dönebildim.
* (Maya – sanskr. – illüzyon)
.....
Bu dalkavukların da başına gelir. Zengin adamın kendileri için kesenin ağzını açacağını sanırlar. Fakat ondan herhangi bir şey almak çok zordur.
Bir mücevher dükkanı olan bir kuyumcu varmış. O boynundaki boncuklarla, elindeki tespihle ve alnındaki kutsal işaretlerle gerçek bir dindar, bir Vaişnava gibi görünüyormuş. Doğal olarak insanlar ona güveniyor ve iş için onun dükkanına geliyorlarmış. Onlar böylesine dindar bir insanın kendilerini asla kandırmayacaklarını düşünüyorlarmış. Ne zaman dükkana bir grup müşteri girse onun yanında çalışanlardan birinin; «Keşava! Keşava!» dediğini, bir süre sonra diğerinin; «Gopal! Gopal!» dediğini, bir üçüncünün; «Hari! Hari!» diye mırıldandığını duyarlarmış. Son olarak birileri; «Hara! Hara!» dermiş. Şimdi biliyorsunuz ki bunlar Tanrı’nın çeşitli adlarıdır.
.....