Читать книгу Greyson Kontu - Amanda Mariel, Christina McKnight - Страница 6

İKINCI BÖLÜM

Оглавление

Charlotte'un aklına Damien’in evinden ayrılırken gizli gizli ve son kez görüştükleri gün geldi. Damien'in onu saran kollarını hissedebiliyor ve erkeksi kokusunu hala koklayabiliyordu. Damien'in onu terk ettiği andaki soğuk ve boş bakışlarını asla unutamayacaktı.

11 yıl önceki o gecede Damien ile tanışmak için gizlice balodan kaçmıştı. Heyecandan ne sırtı sızlıyordu ne de sinirleri bozulmuştu. Aksine, sevdiği adamla birlikte olma özlemiyle yanıp tutuşmuş, geleceği için heyecanla dolmuştu yüreği.

Bedenini ve ruhunu yani tüm benliğini Damien'e vermeye kararlıydı. Yakın zamanda Damien'in ona evlenmeyi teklif edeceğini düşündüğü için daha fazla beklemeyi düşünmüyordu. Nasıl edemezdi bu teklifi Damien? Birlikte olabilecekleri her anı birlikte geçirdiler ve yalnız kalmak için tüm fırsatları gözettiler. Genellikle kuytu köşelerde gizliden gizliye buluşuyorlardı.

Bahçeye adımını atar atmaz Damien'in kollarına attı kendisini Charlote. Damien, saçlarının kokusunu içine çekercesine Charlotte'a doğru yaklaştı.

“Seninle ciddi ciddi konuşmalıyız Charlotte.” Damien'in uzun zaman önce söylediği sözler zihninde tekrar canlandı.

Charlotte ona bakmak için başını doğrulttu. “Benim de sana söyleyecek bir şeyim var.” Damien'e kedi gibi sırnaşıp başını omzuna koyarak fısıldamadan önce boynuna öpücükler kondurarak, “Seni seviyorum, Damien. Daha fazla beklemek istemiyorum. Sev beni." dedi.

Göz göze geldikleri an Damien onu tutkuyla öptü. Damien ile neredeyse tek vücut olmuşlardı ve Charlotte'un içi yangın yeri gibiydi. En sonunda ayrıldıklarında ona sarıldı, kalbi sevgi ile doluydu. İlan-ı aşk, evlilik teklifi beklentisi Charlotte'un içini kemiriyordu.

Aksine, Damien asla evlenmeyeceğini birçok kez söylemişti ki bu da Charlotte'un kalbini paramparça ediyordu.

Anılar zihninden uzaklaşırken, bir dakika değil de bir ömür geçmiş gibi acı vermişti ona. Belki de eski defterleri yeniden açmak onu acı vermişti. Yardımlarından dolayı ne kadar minnettar olursa olsun ona asla sarılmamalıydı.

Ama o zaman, Damien'in kafası ne eserse onu yapmasının nedenini anlayamamak Charlotte'u üzüyordu. Ne bir açıklama ne de bir red, hiçbir şey demedi Damien.

Uzun zaman önce, hayallerini paramparça ettiği o gecede, onu istememesinin nedenini bile söylememişti Damien. Sadece birlikte olamayacaklarını söyleyip bahçenin ortasında taze öpülmüş dudaklarıyla yapayalnız bırakıp gitmişti Charlotte'u.

Sundurmanın merdivenlerinden inerken eteğini topladı. Öylesine kaçıp uzaklaştırmak istiyordu ki. Ama sakinliğini korumaya da kararlıydı. Mecburdu, Elizabeth ona bakıyordu. Ve adı gibi de emindi ki Damien de onu izliyordu.

Ayrılmalarının üzerinden yıllar geçtikçe Charlotte, ondan sadece bir duyum almak için gazetelerdeki dedikodu köşelerinde bile medet umdu ve yastıklarına sarılarak ağladı da ağladı. Sonunda yüreğine taş bağladı ve tüm sevgisini nefrete dönüştürdü. Bu öğleden sonra ona geldiğinde o mazide kalmış acıların tekrar canlanması istediği en son şeydi. Damien'in onu etkilediği gibi başka erkeklerin de onu etkilemesine izin vermek lanetlenmekten beter edecekti Charlotte'u.

Lanet olsun! Onun Charlotte'a yaşattığı bunca şeyden sonra Damien'e karşı ufacık bir duygu bile beslememeliydi. Charlotte'un sorunu neydi ki?

Charlotte Damien'in arabasının karşısındaki atına doğru yöneldi ama yuları çok sert tutmasından dolayı parmakları bembeyaz oldu. Belki de Damien'den yardım istemek koca bir hataydı. Ne olursa olsun Damien'den başka bir seçenek aklına gelmiyordu. Atını sürmeye başladı ve aklındaki planı uygulamaya karar verdi. Damien ne zaman ona ilgi gösterirse, Charlotte kendini korumak için araya duygusal bir mesafe koyacaktı, ama yine de kendisine yardım edebilecek en mantıklı kişi de Damien'di.

Bir uşağın yardımıyla, eyerine oturdu. Cesaretini toplayıp kız kardeşine doğru baktı, dizginleri eline aldı ve atını hızla yola koştu. Atın yarattığı hızlı sürüşün esintisi, atını çakıllı yolda sürerken onu sakinleştirmeye yetti.

“Bu kadar hızlı gitmek zorunda mıyız?” Diye bağırdı Elizabeth, Charlotte'a bakarak.

Bir cevap vermek yerine, atını daha da hızlı sürmeye başladı Charlotte.

Elizabeth yetişti ve Charlotte’a bir bakış attı. “Yavaşla ve bana Lord Grayson ile konuşmanızın nasıl gittiğini anlat.”

‘’Kimse buraya geldiğimizi görmeden eve dönelim de milletin ağzına sakız olmayalım.” dedi ve dikkatini önündeki yola vererek kız kardeşini uzaklaştırdı.

Charlotte, Damien ile buluşmasından elde ettiği kazanımı tartışmaya hazır değildi çünkü pişmanlığının yüzünden okunmasından çekiniyordu. Elizabeth, Damien'ı görmenin eski duygularını harekete geçirebileceği konusunda uyarmıştı ama Charlotte hiçbir sevgi kırıntısının kalmadığı konusunda ısrar etmişti. Büyük ihtimalle Charlotte'un istediği gibi eve varacaklardı.

Damien'den biraz uzaklaştıktan sonra atının yavaşlattı ve kalan mesafeyi sükûnet içinde katettiler. Elizabeth tekrar konuşmadan önce ahırdan eve girene kadar Charlotte'u izledi.

‘’Lord Grayson’un evinde ne konuştuğunuzu anlatacak mısın bana?” diyerek Charlotte’un arkasından merdivenleri çıktı Elizabeth. “Yoksa ben mi tahmin edeyim?”

En üst basamakta durarak “Ondan bana yardım etmesini istedim ve o da bunu kabul etti.” Dedi. Charlotte koridoru geçip odasına doğru yöneldi. Elizabeth’in ona daha fazla soru sormadan kendi işine bakmasını umdu. Görünüşe göre bugün şansı yaver gitmiyordu çünkü kız kardeşi onun arkasından odasına gelmişti.

''Cidden ne güzel bir haber bu. Sen aceleyle evden çıkınca Damien'in seni reddettiğini düşündüm.''

Elizabeth, Charlotte'un peşi sıra yatak odasına girdi. Kız kardeşine dönerek, “Balodan önce banyo yapmayı düşünüyorum. Belki de uyuyabilirim” dedi. Elizabeth'i başından savmak zor olamazdı herhalde, ama Charlotte kolayca paçasını kurtaramayacaktı kız kardeşinden.

Kız kardeşi kendini bir koltuğa bıraktığında Charlotte içini çekti. “Balo için yapacak hazırlıkların yok mu senin? Eminim ki kocan en kısa zamanda evde olmanı bekliyordur.”

“Boşver bunları.” Elizabeth eldivenlerini çıkardı ve kucağına koydu. “Lord Grayson'ın sana nasıl yardım etmeyi planladığını duymak istiyorum.”

Charlotte, hanım şapkasını yatağa attı. Daha sonra da odada volta atıp hizmetçisini çağırdı. Sırtı Elizabeth'e dönük, “Damien, bu gece düzenlenecek olan baloya katılmayı ve tavırlarımı gözlemlemeyi planlıyor” dedi.

“Ee sonra?” dedi Elizabeth.

Charlotte, kardeşine doğru dönerek ‘’ Sonra da bana en iyi şekilde nasıl yardım edeceğine karar verecek.” Dedi.

“Onunla bu kadar uzun vakit geçirmen çok saçmaydı. Peki ya neden böyle oldu?” diyerek şüpheli maviş gözleriyle süzdü kardeşini süzdü Elizabeth. “Seni yalvarttı mı? Daha da kötüsü, sana ters bir hareket mi yaptı?

Charlotte eteğini düzeltti. “Hayır… Pek öyle sayılmaz.” Pencereye baktı. Elizabeth'e ne kadarını söylemeye cüret etmişti ki? Kız kardeşine tekrardan odaklandı. “Daha da kötüsünü yaptı. Gerçek amacımı ve ondan yardım isteme nedenimi itiraf ettirdi bana.”

Elizabeth biraz yumuşadı ve Charlotte’in yanına geld. “Bu oyuna devam etmek istediğinden emin misin? İncinmeni istemiyorum. Lord Grayson’ın yardımı olmadan uygun bir kısmet bulabileceğine eminim.”

Elizabeth, tüm acı dolu yılları boyunca Charlotte'a arka çıkmıştı ve kız kardeşinin yaşadıklarını çok iyi biliyordu. Charlotte aklındaki soru işaretlerinden dolayı kardeşini suçlama gereği duymadı. Aslında, Charlotte da bu durumdan çok rahatsızdı. “Evlenecek bir kısmet bulmaya kararlıyım.”

“Biliyorum, canım.” Elizabeth kolunu Charlotte’un omzuna attı. “Ama Lord Grayson’dan yardım istemeye emin misin?”

“Ondan başka yardımını isteyebileceğim düzgün birisi yok ki.” Charlotte neşeyle gülümsedi. Üzgün ve zoraki bir gülümseme yerine neşeli görünmek istemişti. “Şimdi odadan çıkar mısın? Baloya hazırlanmam gerekiyor da. Neticede, bu geceden beklentim yüksek.”

Elizabeth usulca sarıldı kardeşine. “Akşam gözüm üzerinde olacak.”

Tabii ki Damien de dahil olmak üzere birçok önemli insan görecekti Charlotte. Elizabeth'in odadan çıkmasını izlerken, düşünceleri yüzünden söz geçiremediği kalbini pır pır etti. Damien onunla dans eder miydi? Yeni balo elbisesinde çarpıcı olduğunu düşünür müydü?

Kukumav kuşu gibi başını sallayarak, içini çekti. Kalbini kırmıştı Damien. Damien ona yardım ettiği sürece daha önce yaptıklarını ve kendi hakkında düşündüklerini görmezden gelecekti.

Greyson Kontu

Подняться наверх