Читать книгу Cehennem O'Dur - Lambert Timothy James - Страница 14
Kamikaze
Оглавление« Ben dünyadaki en bilge adamım, tek bildiÄim, hiçbir Åey bilmediÄim. »
Sokrat
Birkaç yıl önce, Etiyopyaâda Addis Ababaânın kalabalık ve iç karartıcı sokaklarından birinde yürürken güçsüz genç bir anne ve sırtındaki küçük bir kumaÅ parçasına sarılmıŠuyuklayan kirli bir çocuÄun görüntüsü bana yenilgimin hatırasını, Nairobiâdeki Uluslararası Jomo Kenyatta havaalanındaki zihinsel « Waterloo »mu anımsattı. Tam o anda bir çıÄlık kopardım: buldum! Yine de, o gün her toplumda kangren haline gelmiÅ toplumsal sınıfların ayrıÅması karÅısındaki çareyi net bir Åekilde ayrıntılı hale getirmek amacına sahip olan araÅtırmamın düzensiz maceralarından hala çok uzaktım.
Bundan sonra, dünyadaki bireylerin sorunlarını somut bir Åekilde analiz etmek adına zaman, para ve enerji yatırımı yaptım. Bu amaçla, Tara ve ben yapabileceÄimiz kadar çok seyahat ettik, bol bol okuduk ve belgesel izlemek için saatlerce televizyonun karÅısında kaldık. Seferlerimden biri bizi sahra altı Afrika ülkelerine yöneltti ve karÅılaÅtıkları ve sınırlarını çok aÅan büyük ölçüdeki zorlukları görünce ÅaÅırdık. Bu bölgedeki ülkelerin baÅta gelen özelliÄi iki baÅlı egzotik zehirli bir yılandı: yozlaÅma ve baskı. KarÅılaÅtıkları zorluklar için bu ülkelerin hükümetlerini suçlayabiliriz. Aslında, güç ve zenginliklerini pekiÅtirmek için yönetimdeki birkaç aile tarafından kullanılıyorlar. Kısa kesecek olursak, dünyanın bu bölgesindeki kamu hizmetleri felaket durumda.
Ãok sayıda parmak köÅede hüküm süren karmaÅayı gösteriyordu; bizzat bu ülkelerin kendileri ve sanırım içerde ve bölgedeki geliÅmeyi yavaÅlatmak amacıyla diÄer ülkeler tarafından çok kötü yönetim uygulamaları belirlenmiÅti. Batı yarımkürenin diÄer Åehirlerini gezerken aynı kangrenin Afrika ve Latin Amerika ülkelerini de kemirdiÄini fark ettim. Eski vali Rod Blagojevich, 44. Amerikan BaÅkanı Barack Obama'nın senatör koltuÄunu satmaya çalıÅmak suçundan parmaklıklar ardına gönderilmiÅken Illinois'nin Nijerya'da bir bölge olduÄuna inanabilirdik. BRIC (Brezilya, Rusya, Hindistan ve Ãin) ülkelerinden aktarılan baÅka skandal haberleri de büyük bir alanı kaplıyor. Futbola çok meraklı deÄilim ama Brezilyalı müteahhitlerin, kutlamalar öncesi ve esnasında çöken fahiÅ fiyatlı statlar ve yapılar yüzünden 2014 Dünya Kupası ile alay etmelerini bekliyorum. Ve Ãinâin güneyindeki Hengyang Åehrinde halk meclisindeki hemen hemen tüm liderlerin istifasına yol açan skandalla ilgili ne söyleyebileceÄimi bilmiyorum. Kaynakların yanlıŠyönetilmesinin aÄır basması ve yöneticilerin gerilemesi benzersiz bir mali israfa yol açtı.
«Bir tımarhanede rahat bir yürüyüŠinancın hiçbir Åeyi ispat etmediÄini gösterir. »
Wilhelm Nietzsche
YoksulluÄun kalbine yaptıÄım gezi esnasında insani bir görev ile CVâlerini zenginleÅtirmek amacıyla veya saygın bir üniversiteye girme Åanslarını artırmak için oradan ayrılan veya ayrılmak üzere olan batılı fedakâr öÄrencilerle karÅılaÅtım. Kendimi tamamen baÅka bir yerde, boÅluÄa bakan gözleriyle Amerikan sineması ünlülerinin güzel fotoÄrafları ya da herkesin gönülden bir Åekilde "insanları kurtarmak" (bazen hayvanlar insanlardan daha önemli olsa da) istediÄi bir hayır iÅinin sözcüsü önünde bulduÄum için ÅaÅkındım.
Yine de, karÅılaÅtıÄım insanların mucizeler yarattıklarını veya üçüncü dünyanın hamileri olduklarını sandıkları dünyanın daha iyi olan tarafında takip ettiÄim katılımcı demokrasi veya ekonomik geliÅmeyle kıyaslandıÄında delilik hiçbir Åeydi. OlabildiÄince yetenekli oldukları için, az geliÅmiŠülkelerdeki zorluk ve meydan okumalara yobaz bakıÅlarına karÅılık gelen kuramsal yaklaÅımlarında bir eksik var. GeliÅim modellerini kapitalizme olan sarsılmaz tutkuları için düÅündüler. Bu ruh hali Åu vecizeyi düÅünmeme neden oluyor « eÄer sahip olduÄunuz tek alet bir çekiçse, her Åey bir çiviye benzemeye baÅlar. »
Åunun altını çizmeliyiz ki, yıllar geçerken egemen bir toplum her zaman saygın "istisnacılık" statüsünün sancaÄı olmuÅtur. EÄer iktisatçıları, liderlerinin bizi çevreleyen dünyayı açık bir Åekilde ayrıntılarıyla inceleme ve bununla uyumlu biçimde içinden çıkmamıza izin verecek etkili müdahaleleri emretme sorumluluÄunu üstlenirse bu cesaret ve yiÄitliÄi kabul edeceÄim. Åu anda elimizde ne var? Ãfkeli bir küresel düzensizlik veya baÅlıca giriÅimlerin merkezindeki verimlilik ve Gayri Sarfi Milli Hâsıla (büyümeyi ölçmek için çılgın bir yol). Ayrıca sık sık kullanılan, o zamandan beri zenginlik unsurları ekleyen ve yayılma hızını artıran "küreselleÅme" bahanesini de ortaya koymalıyım. Yönetici ülkeler, birkaç yüzyıl önce kölelik dediÄimiz ve bugün kendiliÄinden köleliÄe dönüÅen insanlık dıÅı uygulamaların kullanımına hala ve tekrar tekrar gözlerini kapatırken insanlık ne diyor? Bu suç kimin iÅine yarıyor?
Batılılar, sorunlarla karÅılaÅan ülkeleri batıran bu programlar beklenen ve tahmin edilen sonuçları saÄlamadıÄında ÅaÅırırken ben sinirleniyorum. VatandaÅların ihtiyaçlarına yönelik çözümlerden Washington DCâdeki ofislerde bütün bir Åekilde bahsedildiÄinde ve ekonomi derviÅleri verileri temizleyip gözlenebilir realitenin karmaÅasını özetleyen basitleÅtirilmiÅ modeller geliÅtirdiÄinde daha da sinirleniyorum. Yalnızca IMF ve Dünya Bankası tarafından yürütülen eleÅtirel çalıÅmalar, baÅlıca uluslararası finans kuruluÅlarını tarafından önerilen programların etkinliÄi konusunda ÅaÅkınlıkla dert yanmak zorunda kaldı. Bu suçlu vicdanlar, ekonomik olarak zayıf bir ülkeye komadaymıŠteÅhisi konulup daha sonra uluslararası bir kuruluÅun aciline gönderilip fiÅi çekilmiÅ bir finans kuvezine kapatılarak ve aÅırı doz mali yardım verilerek nekrofil çılgınlar tarafından Åiddete maruz kalıp suiistimal edilme ve akla aykırı program deneyleri için deneme alanı olarak kullanılma Åeklini kınıyor. Tanrı bizi bundan korusun, eÄer bir ülkeye koma teÅhisi konulan bir ülke tüm bu faydasız açık kalp operasyonlarından sonra bazı hayata dönme belirtileri gösterirse, örneÄin Arjantin gibi, o zaman gözlerini ve baÄırsaklarını yemeyi deneyecek olan vahÅi akbabalara ait olacak.
Bir kez, kökleÅmiŠ« kaybeden ülke » teÅhisi konulan bir millete enjekte edilen olaÄan çare nedir? ÃrneÄin Sandy Kasırgası zaten bir asırdan beri sallanan bu voodoo milleti yıktıktan sonraki Haiti meselesini ele alalım. Ãlke ilk anda karantina ve uluslararası mutemetlik altına alındı. Ä°kinci etapta, aynı anda sadece Dünya Bankası ve IMF yetkilileri tarafından önemli kararlar alınırken, okuma yazma bilmeyen milyonlarca insana (demokratik seçimlerle) en iyi fikri Hispaniolaânın küçük bir köyünde bir karnaval düzenlemek olan karizmatik bir soytarıyı tatlılıkla dayatan güçlü milletler geldi. Haiti yalıtılmıŠbir durumda olmaktan uzak. Uluslararası yardımlarla gelen fonlar yıkılmıŠülkede belirli imtiyazlar elde etmek için kullanıldı. Bu dönem içinde, aynı fonlarla saÄlık koÅulları iyileÅtirilmedi.
Haiti ve bu çözümlerin, ülkelerin ilk baÅta içinde bulunduÄu durumdan daha ciddi sorunlara yol açtıÄı yaklaÅımların kullanıldıÄı diÄer kara delikleri inceledik.
Esas olarak, bu milletlerin kleptomanları ve teknik "ortakları", sonuç elde etmek için çeliÅkili dogma ve reformlar uygulamaya koyduklarından, bu durum yoksul ülkelerin daha da gerilemesine neden oluyor. John Maynard Keynes ve Harry Dexter Whiteâın takipçileri ve diÄer uluslararası finans kuruluÅlarının, mali destekçileri ve faiz baÄıÅçılarının isteklerine göre hareket ettiklerini size ilk söyleyen ben deÄilimdir. Bu, israf ve kötü yönetimin tekrarlanmasına yol açar. Ve eÄer felaketin bol olduÄu bir yeri öÄrenmek isterseniz Haiti, Port-au-Princeâdeki Kıskançlık Åehriâni ziyaret etmekten çekinmeyin ve orayı barıŠelçilerinin, BirleÅmiÅ Milletler görevlilerinin kiraladıÄı villalarla kıyaslayın.
« Bu son seferimmiŠve ölmekte olanlara hitap eden ölmek üzere bir adam gibi vaaz ettim. »
Richard Baxter
Günümüzde, iktisatçılar bir teorinin geometrik bir tarz dıÅında geliÅtirilemeyeceÄini iddia ediyor; matematiksel bir model ile açıklanamayan herhangi bir olgu mantıksız kabul ediliyor. DiÄer bir deyiÅle, eÄer her Åey bir ÅaÅırtıcı bir denklemle açıklanmadan ifade edilmezse, o zaman bu kitap intihardan önceki bir mektup olarak okunabilir. Yine de, ne metrodaki trenin altına atlamak ne de bir Budist tapınaÄına çekilecek kadar bunalımda deÄilim. Bu baskıya eÄilim göstermeyen ve sözü edilebilir ilkelerin estetikle ve malesef Åeytani anlaÅmaların doÄuÅuna vesile olan klasik müsrif iktisatçılara teÅekkür etmeliyim.
Halk yıÄınlarının sefalet ve ümitsizliÄi ile azınlık kesimin zenginlik ve israfı arasındaki zıtlık karmaÅık bir özet deÄil daha ziyade ahlaki bir tiksinmeye giden küresel ölçekte gözlenebilir gerçekliÄidir. SömürgeciliÄin acımasız uygulanıŠyöntemlerinden kalan kast sistemini yansıtan sömürgecilik sonrası toplumsal tabaka göz önündeyken, batılı revizyonistler, üçüncü dünya ülkelerinin kabuslarının sömürgecilikle alakası olmadıÄını iddia ediyorlar. Ve marjinalleÅmiÅ insanların karanlık bir gelecekten kaçmasına yardım etmek için ölçüsüz bir devlet baÅkanının dayatılmasını bir kenara bırakırsak, çok az Åey yapıldı. Tüm bunlar, sosyo-politik-ekonomik yamyamlıÄın (kapitalizm) geliÅmeye, gerçeklere ve bu ülkelerin olanaklarına uyum saÄlamadıÄını söylemek için.
Kapitalizmin küresel arenasında, en azından aynı ölçekteki diÄer milletlerle yarıÅabilecek kapasite büyüme ve geliÅmeye dönük bakıŠaçılarını önceden belirler. Burundi Cumhuriyeti ve Belçika KrallıÄı hemen hemen aynı yüzölçümü ve nüfusa sahip ve ekonomik bakıŠaçısıyla birbirinden çok uzaklaÅamayacak iki ülke. Aslında Burundiânin Gayri Sarfi Milli Hâsılası Belçikaânınkinden iki yüz kat daha küçük. Küçük KrallıÄında Gayri Sarfi Milli Hasılasıândan aÅırı fazla borca sahip olması bir yana, Belçika bu beceriyi nasıl elde etti? Evet, Belçikaâyı Burundi ile daha fazla kıyaslayarak açıklamak için tarihi gerçeklere yönelmeliyiz. Krallık milli zenginliÄini elde etmek için zalimce bir yol benimsedi. Almanlar 1887-1965 arasında Burundiânin sosyokültürel yapılarını yerle bir ederken Belçika Kralı 2. Leopold ve sonrasında millet olarak Belçika, bugün « Demokratik »Kongo Cumhuriyeti diye bilinen kendisinden sekiz kat daha büyük bir ülkenin zenginliklerini sadistçe talan etti. Ve Ä°kinci Dünya SavaÅıândan sonra Burundi, Milletler Cemiyeti tarafından Almanların ellerinden alınıp büyük komÅuları tarafından aÄır bir sömürgeciliÄe maruz kalması için Belçikaâya verildi. Kaderin cilvesi ki Belçikaânın milli borcunu Burundi ile kıyaslayın ; aÄzınızın sularının akacaÄını garanti ederim !!!
Åunu belirtmek de ilginç olacak, geliÅmekte olan ülkeler küresel düzensizliÄe dair tek kanıtım deÄil. Bir yanda da, halkalara tek tip bir ihtiyaç sepeti dayatmayı dileyip merdivenin alt basamaÄındaki nüfusun %99âunu batırarak baÅarısız olan merkezi ekonomiler var. YıkılmıŠolan Sovyetler BirliÄi, gerçek anlamda bir duvarla karÅılaÅana dek komünizmi mükemmel Åekilde yerleÅtirmiÅti. Buna karÅılık liberal pazar, zirveye kurulmuÅ olan %1âlik küçük grubu tatmin etmek için en güçlülerin hayatta kalmasına olanak saÄlayan zararlı kuralıyla bizi batırıyor. GeçtiÄimiz günlerde, Amerikan Kongresi, yalnızca bir kez, sözde "batmayacak kadar büyük" olan çok sayıdaki Kuzey Amerika bankasını yeniden canlandırmak için iki partili Åekilde birleÅti, tıpkı sigorta Åirketleri gibi. Buna karÅılık, aynı Kongre 2013 yılında, Amerikan nüfusunun bir kısmının yoksulluk sınırının zar zor üzerine çıkmasına izin veren saÄlıklı gıda programında birkaç milyar dolar kesintiye gitti.
Dünya ticaretinin durumunu titiz bir Åekilde incelerseniz, Kapitalizm modelinin kazanç getiren uluslararası ticaret akıŠilkelerinin aynı ekonomilerin kalbine nasıl hapsolduÄunu fark edebilirsiniz. DiÄer ülkeler basit hammadde ve ucuz el iÅçiliÄi saÄlayıcısı olmaya indirgendi. Ama yaÄlı ve ÅiÅman kadın kayıtsızca ıslık çalmayı kesme noktasında, ayaklarının üzerinde duramayacak kadar semirdi. General Motors 2010 yılında Avrupa otomobil endüstrisindeki aÅırı kapasite nedeniyle Belçika, Anversâdeki fabrikasını kapattı. Ardından Avrupa ve Kuzey Amerikaâda faaliyet gösteren diÄer sektörlere ait fabrikalar da kapılarını kapattı.
« Koketsu ni irazunba koji wo ezu. »
Japon BilgeliÄi
KarÅılıklı ekonomik doktrinlerini göz önünde bulundurursak Küba ve Ä°ngiltere ihtiyatsızca yol alıyorlar. Ä°ki ekonomik saldırı planını deÄerlendirirken (yoksulluk, kirlilik, savaÅ vs.) insani saÄduyumuz bize bu iki yaklaÅımın da iyi olmadıÄını söylüyor. Eski Sovyetler BirliÄi ve Ãinâin, acımasızca sütten kesercesine, kafalarını deliliÄin belgelenmiÅ formu olan psikiyatrik kapitalizmin kolaylıklarına gömene kadar, komünist cezaevi kurumuna bir son vermeye karar vermiÅ olduklarını öÄrendiÄimde umudun zirvesine çıkmıÅtım!
Åu anda dünya tamamlanmıŠve somut alternatiflerin eksikliÄini yaÅıyor. Birkaç çılgın ekonomik krizden sonra dünya barbarlık ve kapitalizmin eksiklerinin dindıÅı olmadıÄını kabul ediyor. Silip süpüren mali tufanlar ıÅıÄında, ister kemer sıkma ister harcama yoluyla olsun, bu yöntemlerin hiçbiri hayatta kalacak bir çözüm olarak ortaya çıkmadı, bunlar daha ziyade zorluk içindeki bir sınıfın taÅlamaları. Burada olabildiÄince basit bir biçimde yeni pazarların, küresel ekonomik sistemi gençleÅtirmek için cesaretlendirilmesi gerektiÄini kesin olarak belirtebilirim. Ama bunun için, son tufandan kaçınmak adına yeni eÄilimler geliÅtirilmeli.
Bu deÄiÅiklik, "yoksul" ülkeleri uluslararası ekonomik sistemle bütünleÅtirmek bir yana dursun, bir diÄer ifadeyle bu ülkelerin sömürülen nesneler olmaktan aktif üretici ve tüketici olmaya geçmeleri ama aynı zamanda eski dünya düzeninden kalan mevcut pazar anlayıÅını da yıkmaları konusunda uygun sosyo-politik-ekonomik formüller uygulanmasını gerektiriyor.
Ä°nsanlık kadar usta bir Åekilde, süper kadının gelip bizi kurtaracaÄı kapımın basamaÄında bekleme alıÅkanlıÄı edindim. Daha sonra 1945 yılında, Amerikan ve Ä°ngiliz gem ive uçak gemileri Japon kıyılarına yaklaÅacakken sıradan gençlere Åark GüneÅ Ä°mparatorluÄuânu kurtarmak için hayatlarını feda etmelerini istediklerini öÄrendim. HiroÅima ve Nagazakiâye yapılan nükleer saldırıların kurbanlarının sayısı bu gençlerin cesaretini ülkeleÅtirmeye izin veriyor. Nanjing katliamı ve Japon askerlerinin seks köleliÄine maruz kalan kadınların dramını öÄrendikten hemen sonra, kapitalizme yaptıÄım saldırılar yüzünden benden kamikaze diye bahsetmelerinden dolayı gücendim.
Bize dayatılan kendi kendimizi mahvetmemizin sonunu gösterecek düdüÄü beklemekten yorulmuÅ olarak, Kapitalizmimiz veya sosyo-politik-ekonomik adaletsizliklerle baÄdaÅtırdıÄınız aynı sızlanma çıÄlıÄıyla sizi rahatsız etmeyeceÄim. Sizi bulutlardan yere indirmek adına, çözüm ne en düÅük maaÅların yükseltilmesi ne de geçici çare olacak sosyo-politik-ekonomik bir tedaviden baÅka bir Åey olmayan vergi kalkanları oluÅturmak.
HoÅunuza gitsin veya sizi öfkelendirsin, kalan nöronlarınızın birkaçını, nüfusun %99'unu yukarı çekerek ve merdivenin alt basamaÄındaki az gelirli olanların %1'ine özen göstererek genel kavramların yerini potansiyel olarak deÄiÅtirebilecek yeni bir toplumsal, politik ve ekonomik forma maruz bırakacaÄım. Ve Sezar, size söylemek istediÄim Åu ki, okuyucu, kaderime karar vermeniz gerekecek!